• bölümünüz biyoloji, kimya, işletme, sosyoloji gibi insanı rahatlatan ve tutkunuz da varsa kendini zevkle okutan bölümler değilse "ben çap (bkz: çift anadal programı) yapacam yeaaaa diyerek gezmeyin. gülerler.
  • i brain odtü tshirtlerini giymeyin. cidden malsınız.
  • ağzınızı yayarak ingilizce konuşmayın, komik oluyorsunuz
  • en zor bölüm/okul benimki diye gezmeyin, sevimsiz oluyorsunuz.
  • çimlerde oturup 8-10 kişilik gruplar halinde takılmayın. aranızda dikkat çekmeye çalışan tipler oluyor ve bu da sizi itici kılıyor.
  • ilk defa adım atarken the wall dinleyerek girin
  • odtü'de 5.5 sene geçirmiş bir mezun olarak vereceğim tavsiyelerdir.

    1. "odtü'yü kazandım, ama şehir dışından geliyorum. kalacak yerim yurdum yok, ben ne yapacağım?" diyorsanız, hemen bu sıkıntıları aklınızdan çıkarın. çünkü odtü öğrencisini dışarıda bırakmaz. şehir dışından gelen hemen hemen her lisans öğrencisi için odtü yurtlarında bir yer çıkar. yalnız kalacağınız yerin niteliği, okula yerleşme sıralamanız, ailenizin gelir durumu, bölüme yerleşme sıralamanız gibi durumlara bağlıdır. örneğin, bölüme ilk 3'te girdiyseniz kalmak istediğiniz yurdu seçme şansını veriyor odtü size. okula yerleşme sıralaması ve diğer sorularınızı şurayı okuyarak öğrenebilirsiniz. (http://yurtlar.metu.edu.tr/…er-icin-kayit-bilgileri) benim tavsiyem eğer mühendislik öğrencisi iseniz (özellikle havacılık ve uzay, gıda, çevre, maden, jeoloji, makina, bilgisayar, elektrik elektronik için) isa demiray, refika aksoy ve 19. yurdu tercihlerinize yazın. eğitim fakültesi için de aynı şey geçerli... inşaat mühendisliği için 8. yurdu yazabilirsiniz. ama tabii ki hangi yurt çıkarsa çıksın bölümler yürüyerek 10-15 dk. bir de bazı yurtların fiyat-performans durumu daha iyi, demiraylar, 8. ve 9. yurt gibi... kız yurtlarından 1. yurt. ve faika demiray.

    2. "üniversiteye başlayacağım iyi güzel de, odtü ingilizceymiş. benim ingilizcem baya iyi. hazırlığı atlamalı mıyım?" bu soruya cevap vermek zor doğrusu. odtü hazırlık, okulda geçireceğin zamanın en boş ve en eğlenceli faslıdır aslında. bunu diyorum diye hazırlıkta yatacağın hissine kapılma tabii. ingilizce seviyene bağlı olarak kurlara ayrılacaksınız, ve bu kurların hepsi günlük farklı saatlerde ders görüyor. örneğin beginner olursan en son günde 5 saat ders görmen gerekiyordu (bundan 5 sene önce o 6 saatti, bu yüzden değişmiş olabilir.) elementary, inter, upper gibi kurlarda da benzer şekilde oluyor. bu dönemde özellikle beginnerlar okulda daha fazla zaman geçirdikleri için yakın dostluklar oluyor. her bölümden arkadaş yapılan bir dönem bu. şahsi görüşüm, ingilizce seviyen iyiyse de hazırlığı atlamaman. diğer yandan, hazırlığı atlayan öğrenciler bölümlerine başladıklarında, genelde, daha hırslı oluyorlar. örneğin kendi bölümüm için, bu sene bölüm birincisi olan arkadaş hazırlığı atlayıp gelmiş biriydi. yine de hazırlığı atlamadan da aynı hırsa sahip olabilirsin, bu da sana bağlı.

    3. "burslar konusunda çok endişelerim var. ailemin durumu pek iyi değil. bana burs çıkar mı?" odtü'de herkese burs olduğu ya da deli burslar alındığı doğru değil maalesef. ama eğer ihtiyacı olan biriysen ve bunu ailenin üzerinde ev, araba, arsa, tarla vs olmadığını ispat ederek gösterirsen ve tabii bir de ebeveynlerinin maaşının çok da yüksek olmadığı görülüyorsa sistemde, bu durumda tabii ki burs alırsın. hatta odtü sana bir öğün yemek bursu ve/veya yurt bursu da verir ki karnın aç, kıçın açıkta kalmasın. bir de eğer durum bu kadar vahimse, mutlaka mezunlar derneğinin bursuna da başvur. (vahim değilse de başvur.)

    4. "üniversiteye kapağı attım, artık hiçbir şey umurumda değil. girdik ya, çıkarız bir şekilde." deme güzel kardeşim. azami lisans süresi 7 sene. yani o okul 7 sene içerisinde bitmezse odtü de olsa senin gözünün yaşına bakmıyor. hele bir de bu işi sakın ola hazırlık sınıfında yapma. (hazırlık sınıfı için bir dönemde devamsızlık sayısı 10 gün. 11. günde odtü sana der ki, 'bir daha hazırlık sınıfına gelme, benden ders alma hakkını kaybettin. ne haziran ne temmuz proficiency'sine giremezsin. eylüle de kendin çalış' hazırlık bu konuda çok katı. hocalarla atışmayın, derslere gidin, pop-quizleri kaçırmayın, midtermleri ciddiye alın.)

    5. "hazırlıkta bölümden insanlarla tanışmak istemiyorum/gerek duymuyorum. nasılsa bölüme geçtiğimizde tanışmayacak mıyız?" ah keşke öyle olsa da bölüme başladığında sınıfta birbirini tanıyan, sohbet eden insanları gördüğünde yalnız kalmasan öylece. evet, bende aynen böyle oldu. sınıfa gittim ve bir de ne göreyim, herkes birbirini tanıyor resmen. sonra cool kız ayaklarına yatıp tek başıma oturdum falan ama yok öyle. sonra sınavlara birlikte çalışacak arkadaş bulamıyor insan.

    6. ha bir de "ingilizce seviye belirleme sınavına girmesem olur mu?" deme. kaldır kıçını, gir o sınava. senenin sonunda her kur aynı düzeye gelemiyor. eğer beginnersan tamam ama elementary de olsan, intermediate de olsan o sınava gir, seviyene göre bir sınıfa yerleş. senenin sonunda başın ağrımasın.

    edit:
    7. "yurt çıktı da, müdür sordu seni hangi odaya yazayım diye. ne yapmalıyım?" tavsiyem 1. kat yazın, pencere kenarı olsun. (evet, burada da böyle bir şey var.) ama yok kış günü pencere açılınca rahatsız olurum ben diyorsanız diğer kısımları isteyin. bazı yurtlarda, odalarda sigarayı görmezden gelebiliyorlar. odaya yerleşmeden önce oda arkadaşlarınızla tanışma olanağınız varsa bi odaya çıkıp bakın. kendinizden büyük insanlarla kalmaktan korkmayın. odtü yurtlarında sizden büyük öğrenciler kesinlikle sizi sıkıştırmaz, iş yaptırmaz, ablalık-abilik ayağına dayılanmaz... bir de orada insan yaşadığını unutmayın, bir de bir insanın temizleyeceğini. çer çöp doldurmayın.

    8. yurt için elzem olan eşyalar: terlik, banyo terliği, bornoz, dolap askısı... yastık, yorgan, kılıflar vs yurt tarafından size verilir ama isterseniz yastık ve yorgan kılıfını evden getirin. yurtlarda genelde sabun ve tuvalet kağıdı olmaz, ilk gün alışverişe çıkıp kampus içindeki şok marketten edinebilirsin. bunlar dışında tabii ki kişisel eşyalarını getir.
  • kampüs içine herhangi bir sebepten dolayı polis gelince, "işkenceci polis üniversiteden defol" diye slogan atanlara şaşırmayın, abilerinizde/ablalarınızda refleks olmuştur.
hesabın var mı? giriş yap